Dünyanın lider İnternet Değişim Noktası (IX) operatörü DE-CIX’in Türkiye Bölge Direktörü Bülent Şen, işletmelere yönelik birbirine bağlantı hizmetlerinin ve yakın dönemde genişletip yeniden yapılandırdığını duyurduğu İş Ortağı Programının avantajlarını anlatıyor.
“DE-CIX olarak, İnternet Değişim Noktalarımız (IX) üzerinden eşleşme hizmetlerinin de ötesinde, pek çok farklı sektörlerdeki işletmeye, onların ihtiyaçlarını karşılayacak birbirine bağlantı hizmetleri geliştiriyor ve sunuyoruz.
DE-CIX, premium ağ bağlantısı hizmetleri sunuyor ve dünya genelinde 50’nin üzerinde operatörle ve veri merkezi bağımsız çoklu İnternet Değişim Noktaları’nı yönetiyor. Bu hizmeti dünyada çok çeşitli metro pazarlarda 100’den fazla ülkede sunuyoruz; İstanbul da bu İnternet Değişim Noktaları’ndan biri. Diğer değişim noktalarımızda olduğu gibi İstanbul üzerinden de ağ operatörü (taşıyıcılar), internet servis sağlayıcıları (ISP’ler), içerik sağlayıcıları (CDN’ler) ve pek çok farklı kuruma ve her ölçekteki işletmeye hizmet sunuyoruz. Günümüzde iş hayatı için zaman zaman değişebilen bulut performansı çok kritik bir süreç. Çünkü genel olarak bulutlara erişim herkese açık internet üzerinden gerçekleşiyor. DE-CIX’in 50’den fazla bulut sağlayıcısına erişim imkanı sunan tak-çalıştır doğrudan bulut bağlantısı, bulut performansını artırmak veya bulut mimarisini basitleştirmek için en ideal yöntem.
Öne çıkan hizmetlerimizden birinin bulut değişimindeki oldukça etkin çözümlerimiz olduğunu söyleyebilirim. Özellikle günümüzde kurumların hibrit çoklu bulut stratejisini destekleyen bulut değişimi ve bulut yönlendirici hizmetlerimiz var. Ayrıca uygulama tarafında bir dizi birbirine bağlantı hizmeti sunuyoruz. Uygulama tarafındaki birbirine bağlantı hizmetleri günümüzde hem özel hem de iş hayatımızdaki vazgeçilmez uygulamalar olduğu için son derece önemli.
Bunlara ek olarak, Microsoft Azure Eşleştirme Hizmeti (MAPS) ile Microsoft Office 365 ve Microsoft Dynamics 365 gibi Microsoft SaaS Hizmetleri’nin kullanıcılarını desteklemekten gurur duyuyoruz. Müşteriler, düşük gecikme süresi ve yüksek bant genişliği gibi faydalardan yararlanabildikleri gibi, Microsoft iş birliği ile hem kurumlara hem son kullanıcıya mükemmel ağ bağlantısı sunan bir hizmete de kavuşuyor.”
DE-CIX Türkiye Bölge Direktörü Bülent Şen
“Hem BT dünyası hem de tüm sektörlerde hizmet veren işletmeler açısından bakıldığında en önemli gündem maddelerinden biri veri trafiğinin tüm dünyada hızla artışı ve çok daha sofistike uygulamaların hayata geçişi ile kullanıcılara ulaşan içeriğin kalitesi, hızı ve ağ saldırılarına karşı içeriklerin en güvenli şekilde aktarılabilmesi oluyor.
Müşterilerine en iyi hizmet ve ürünü ulaştırmak isteyen işletmelerin geliştirdiği bu sofistike uygulamalar konusunda, veriyi toplama ve buna bağlı olarak da veri yönetimi konusu öne çıkıyor. Bu noktada da yüksek ‘gecikmenin’ kabul edilemez olduğu bir gerçek. Gecikme faktörünü minimize etmek ve verinin yolculuğu boyunca izlediği yolun kontrolünü tutabilmek için DE-CIX’in öne çıkan yaklaşımlarından birisi CUG (Closed User Group) – yani Kapalı Kullanıcı Grubu hizmeti. Biz DE-CIX olarak tek bir kurumun birbirine bağlantı konusundaki güvenlik taleplerine ve uyumluluk gereksinimlerine özel bir sanal bağlantı ekosistemi olarak Kapalı Kullanıcı Grubu hizmeti sunuyoruz. Bu hizmet ile kurumlar, daha uzun bir rotada milisaniye kaybetmiyor, ayrıca veri yolculuğunda mümkün olan en kısa yola sahip oluyor. Üreticiler veya işletmeler, mevcut IX (İnternet Değişimi Noktası) ortamı içerisinde kendi kapalı ve güvenli özel ekosistemini oluşturursa, diğer ağlara olan coğrafi mesafe ve dolayısıyla gecikme en aza indirilir, esneklik sağlanır ve işletmeler, ağlarının ve dolayısıyla verilerinin güvenliğinde önemli bir artışla bundan avantaj sağlayabilir. Elbette son derece otomatize, yüksek verimli ve etkin bir çözüm olarak kurumların maliyetleri de düşüyor.”
“Mart ayı itibariyle uzun süredir devam eden DE-CIX İş Ortağı Programını kurumsal iş ortaklarını kapsayacak genişlettik ve yeniden yapılandırdık. Program artık Resell-Refer-Reach kavramlarına atıfla ‘R3’ (R cubed) olarak adlandırılacak. Program artık yalnızca geleneksel toptan iş ortakları ve bayileri değil, aynı zamanda Yönetilen Hizmet Sağlayıcıları (MSP’ler), sistem entegratörleri ve BT danışmanlıklarını da içerecek şekilde genişledi. Program, temel kaynak, destek ve işbirliği fırsatları arayan şirketler için ideal.
Son üç yılda iş ortağı ekosistemimiz büyüdü ve yeni ortaklık türlerini bünyesine kattı. Yenilenen programda iş ortaklarının görebileceği en heyecan verici yeni özellik ve avantaj, artık gelirin de ötesinde, iş ortağı sadakatini ve bağlılığını ödüllendiriyor olmamız. Sayılar da önemli ancak vaka çalışması oluşturma, eğitim katılımı veya ürün geliştirme sürecimize katılım gibi aktiviteler de söz konusu olduğunda, iş ortağımızın bağlılığını da ödüllendirmek istiyoruz. Bu son derece heyecan verici çünkü daha yeni ve daha küçük partnerlerimiz arasında yer alan kuruluşların basamakları, daha cazip ticari şartlara çok daha hızlı tırmanabilmesine yardımcı olacak.
İş ortaklarımıza yönelik bu hizmete sadece eşleştirme (peering) değil, aynı zamanda 50’den fazla bulut sağlayıcısına bağlantı imkanı sunan DE-CIX DirectCLOUD Hizmeti, Microsoft Azure Eşleştirme Hizmeti (MAPS), sanal ve yüksek oranda ölçeklenebilir DE-CIX Cloud ROUTER ile sanal özel noktadan noktaya bağlantılar da dahil.”
“DE-CIX ve DE-CIX’in dünyanın dört bir yanındaki yüzlerce ortağı, gelecekteki veri akışı organizasyonuna örnek olacak bir model sunuyor. Taşıyıcı ve veri merkezi bağımsız; dağıtılmış bir ekosistem aracılığıyla birbirine bağlantı altyapısının coğrafi olarak daha geniş bir kapsama alanını ve sektörler genelinde dijital dönüşümün tüm alanlarını desteklemek için ölçeklenebilir ve kişiselleştirilebilir çeşitli birbirine bağlantı hizmetlerini sumak bunların arasında yer alıyor. Tüm bunlar, yalnızca DE-CIX’in veri merkezi ve operatör bağımsız İnternet Değişim Noktaları etrafında gelişen modellerdeki gibi dijital ekosistemlerin gücüyle elde edilebilir.
DE-CIX olarak hem bölgesel anlamda hem de global olarak dijital gelecek vizyonuna yönelik katkımız üzerinde şimdiden çalışıyoruz. Geleceğin kapsayıcı internetinin işlemesini ve başarılı olmasını istiyorsak, ittifaklara ve internet endüstrisindeki çok çeşitli şirketlerden ve değer zinciri boyunca var olan katılımcılardan gelecek iş birliklerine ihtiyacımız olacak. En önemli başıklardan saydığımız gecikmenin, mümkün olduğunca düşük tutulması gerekiyor. Bu da, ağlar, veri merkezleri ve birbirine bağlantı platformları gibi dijital altyapıların her yönden yoğun bir şekilde inşa edilmesinin gerekeceği anlamına geliyor.
Türkiye, bölgenin gerçek dijital üssü olacak coğrafyaya ve ekonomiye sahip. Türkiye, potansiyelini çok yüksek gördüğümüz, bir sonraki büyük üs konumunda. Türkiye’yi, geniş bir bölgeye hizmet etmek için veri transferinde Asya’da Avrupa’ya doğru bir kavşak noktası; uygulamaları, içerikleri, bulut kaynaklarını host etme rolünde görüyorum ve bölgesel olarak stratejik anlamda son derece önemli bir konumda olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden de merkezi konumu göz önüne alındığında veri trafiğinin Türkiye üzerinden işlediği bir senaryoda Türkiye’nin ekonomik gelişme anlamında fırsatlarının artacağını, bölgedeki gücünün de yükselişe geçeceğini söylemek mümkün.”
